19 Eylül 2009 Cumartesi

Kısa Kısa

neden olduğunu bilmiyorum ama evden de işten de bir türlü bloguma ulaşamadım, görüyorum ki diğer yazarlar pek böyle bir sorun yaşamamış, ne maç yazısı ne tahmin ne çtır çerez bi konu ekleyemedim malesef. Bayramdan dolayı Antalya'dayım (tatil değil aile büyüklerimiz burda:)) internet opsiyonu yine kısıtlı ama bir şeyler karalamaya çalışıcam.

- Fenerbahçe bir çok taraftarının gözü boyanmış (hatta hocasının, futbolcusunun vb. de) biçimde Twente'yi kolay rakip olarak görüyordu. Ne de olsa 3.torbadan gelmişti ya, basit takımdı. Ama FB nin Manisaspor gibi pas yapan bir takım karşısında ne hallere düştüğünü hatırlamadılar hiç. Belki de farketmediler bile. Sonuçta şok oldular. Ben olmadım, hala "ah" ediyorum, kısa zamanlı blog hayatımda maç öncesi bunu yazacaktım nete girebilseydim de maçtan sonra "ben demiştim" diyebilecektim extensor gibi :)

- Basketbolde şok olduk, İspanya koçu son hücumu takımda pek kullanmadığı (sanırım Luoll) oyuncuyla kullanarak rakibi şaşırtmayı amaçladığını söylemişti. İşe yaramadı. Biz de NBA de Orlando Magic'in son toplarını kullanan , Boston Celtics'e attığı son saniye üçlüğü hala hafızalarımızda olan Hidayet'i kullanmayarak sürpriz yaptık. Yine işe yaramadı. Gerçi çok iyi bir set oldu , boş şut buldu Engin ama NBA koçlarının bir bildiği olsa gerek pek sürpriz aramıyorlar bu konuda. Jordan varsa, Kobe varsa, LeBron varsa başkası elini yakmıyor. Belki de en iyi yaptığımız şeyi yaptık Slovenya maçında. Rehavet!!. SonraYunanistan gibi bir rakip ve malesef...
Boşuna demiyorlar sanırım Türk gibi başla Alman gibi bitir diye

- petitinyeri ndeki lige tahminlerimi giremeyeceğim diye çok korktum neyseki bugün bloga ulaşabildim

- Hala ciddi!! bir rakiple karşılaşamadı Galatasaray (ya da kimse rakip mi olamıyor ne!). Panathinaikos maçı da ölçü olmadı sanırım otoriteler için. Neymiş iyi oynamadan kazanmış GS. Sizler bunu kavrayamayın inşallah da biz devam edelim galibiyetlere. GS ekonomik oynuyor, hatta gösterişsiz oynuyor çünkü sahayı iyi parselliyor, iyi yardımlaşıyor, iyi kademeye giriyor, iyi hücuma kalkıyor. O zaman da topun peşinde at misali koşturmuyor kimse ya, sanıyorlar ki GS şansa o topu kapıyor, rakip oynayamadığından pozisyon vermiyor, ballı olduğundan pozisyon buluyor. Bu , iyi yer tutan bir kaleciye plonjon yapamıyor demek gibi, e ihtiyacı olmuyor be kardeşim. Bunun böyle olmadığını ne kadar geç anlarsa basın, diğer hocalar ve takımlar da o kadar geç anlayacaklar sanırım. Biz de ciddi bir maç oynayamadan ilerliyeceğiz birer birer.

- Bu arada maça Yunanca "Acınız, Acımızdır" pankartıyla çıkılmasında kimlerin emeği geçtiyse alkışlanmalı bence.

Hiç yorum yok: